Lilypie 5th Birthday PicLilypie 5th Birthday Ticker

15 Ekim 2008 Çarşamba

Okul yolunda tek basina..

14-10-2008
Sabah oldu çok şükür. İbrahim sorunsuzca uyanıp hazırlandı ve servisini beklemeye başladı. Bir defa daha yalnız gitmeyi isteyip istemediğini sordum, cevabı yine aynıydı. Servisçi teyzesi (İbrahim ona bu ismi yakıştırmış) kapıyı çaldığında bizimki mırıldanmaya başladı.. Birşey mi diyorsun? dedim.. Bari servise kadar yanımda gel dedi.. Eh servise kadar gidebilirim okula kadar olmasında :) Elinden tutup servisin yanına kadar götürdüm, ben İbrahim'in servise binmesini beklerken küçük bey aniden ters istikamete dönüp ''Ben yarın tek başıma okula gidecem'' diyerek eve doğru yürümeye başladı:) İlk anda durdurup ikna etmek istedim fakat bana yerlerde tepinme ile cevap verince o anlık ani bir refleksle, düşünerek yaptığım birşey değildi yani İbrahim Eren'i servisçi teyzesinin kucağına atıp kapıyı kapattım ve şöföre elimle 'git' işareti yaptım.. Ve servis gitti.. Gerçekten gitti.. Giderken ömrümdende en az 10 yılımı alıp gitti.. İbrahim Eren'i ilk defa tanımadığım bir yabancının kucağına atarak hemde kendi ellerimle gitmesini istedim.. Eve girdiğimde kendimde değildim duvarları yumruklamak, deliler gibi ağlamak, hatta dışarı çıkıp servisin peşinden deli gibi koşmak geliyordu içimden:(
Bir an babasınında evde olduğunu hatırladım.. Yanına gittiğimde derin uykularında halen daha uyuyordu.. Uyandırmadım, uyandırmamalıyım dedim kendime o bu anı benimle paylaşmayı hak etmiyor biz bütün bunları yaşarken onun halen uyuyor olması daha da çok kızdırmıştı beni:(
Kafamın uyuştuğunu hissediyordum.. Demek bu kadar zordu anneler için evlattan ayrılmak.. Halbuki yıllar önce ben annemi arkamda bırakıp da buralara gelirken yaşamamıştım bunların hiçbirini...Biraz uyumuşum..Telaşla uyandığımı hatırlıyorum.. Okula telefon açıp İbrahim'in ne durumda olduğunu sordum, gayet iyi şu anda arkadaşları ile beraber yemek yiyor çok mutlu görünüyor dediler bana.. O mutluymuş.. Ah sıpa arkanda bırakıp gittiklerinden haberin var mı acep, yoksa seni o şekilde gönderdim diye benden intikam mı alıyorsun? Sanki ağlıyor mutsuz deseler mutlu mu olacaktım bilmiyorum:)
Biraz rahatlamıştım.. Yine uykuya dalmışım.. Telefonun sesi ile kendime geldim, okuldan arıyorladı.. İbrahim'in biraz gecikeceğini merak etmememi söylediler.. Sağ salim getirsinlerde geç olsun lazım değil :)
Servisin kornasını duyduğumda kendimi nasıl attım dışarıya hatırlamıyorum bile:) İbrahim gayet mutlu bir şekilde indi servisten daha inerken ''annee bugün okulda neler yaptık biliyormusun'' diye anlatmaya başlamıştı bile:) Servisçiye ''Sabah İbrahim çok ağladı mı?'' diye sordum. Eliyle sokağın başını göstererek ''Araba oraya gidene kadar ağladı daha sonra sustu'' dedi..Demekki ben o kadar şeyi tek başıma yaşadım..Beni bu hallere koyan sıpanın bile gözyaşları sokağın başında bitivermiş...
Bütün gün bunun etkisinden kurtulamadım.. İbrahim uyurken kaç defa gidip yerinde mi diye kontrol ettiğimi hatırlamıyorum bile :)
Akşama doğru babası telefon açıp İbrahim'in okul formasını almaya gidebileceğimizi söyledi..Formasını aldık fakat forma hakkında serzenişlerim var kimler duyar sesimi bilemem ama Annekaz sesini duyurabilmişse belli mi olur belki birgün benimde sesimi duyan olur;)
Buradaki okulların büyük bir çoğunluğu DEARSON markasına diktiriyor formalarını, Kumaşlar benim tabirimle yüzdeyüz poşetten imal, dikimler ise Suud çocuklarının yapılarına göre mi dikiyorlar bilemiyorum oğlumun bedenine uygun doğru düzgün bir numara bulamadık. İbrahim'e boydan iyi olan pantolonun belinin düğmeleri kavuşmuyor bile..Bir beden büyüğünde ise bel biraz sıkıyor ama idare eder derecede fakat paçalar birer karış uzun.. Birde küçücük bebelerin pantolonlarını fermuarlı, düğmeli yapmışlar.. Allah biliyo ya İbrahim bu kıyafetle çoğu gün okuldan altını ıslatmış olarak gelecek:) Çünkü ben ona şimdiye kadar rahat etsin diye hep beli lastikli kıyafetler giydirmeyi tercih ettim..
Halbuki piyasada JUNİORS gibi ne güzel markalar var onlara diktirseler kıyafetleri hemde en sağlıklı kumaşlardan.. Ama onlar Ecnebi tabi..Araplarda haklı olarak kendi üretimlerini tutacaklar..Herneyse bu kadar serzeniş yeter..Umarım birgün sözüm biryerlere ulaşır ben göremesemde torunlarım görsün:P
Bütün bunların üzerine bir İbrahim resmi gider artık..Formasını ilk giydiği gün..

1 yorum:

Adsız dedi ki...

selam bloguna yeni rastladim hayirli olsun
bu kiyafetin kiz versiyonunu bizde kullaniyoruz bende kumasindan memnun degilim ama okul cok iyi olunca idare edecegiz selamlar